WhatsApp kullanıcı verilerini Facebook ve şirketleriyle paylaşacağını duyurdu. Bu düzenlemeyi içeren sözleşmeyi kabul etmeyenlerin hesaplarını 8 Şubat’ta sileceğini duyurdu. Bu durum infial yarattı. Binlerce kullanıcı alternatif uygulamalara geçti. WhatsApp’ta neler oluyor, hangi verileri paylaşacak? Mesela fotoğraflarımız, ses kayıtlarımız? Uygulamayı silmemiz gerekiyor mu? WhatsApp’ın alternatifi uygulamalar güvenli mi?
Konuyla ilgili merak edilenleri Özgür Kurtuluş, Ahmet Orhan’a anlattı. Söyleşiden satırbaşları şöyle:
“Facebook 20 milyar doları verilere verdi”
“WhatsApp, işletmelere yönelik olduğunu, işletmelerin verilerinin Facebook sunucularında saklanmasıyla ilgili düzenleme olduğunu açıkladı. Facebook’un Instagram, WhatsApp ve Facebook ana platformları var. Burada mesela WhatsApp’ta toplanan bilgilerin Facebook’ta reklamların iyileştirilmesi için kullanılmasıyla ilgili bir düzenleme bu aslında. Bu, 2016’da da çok tartışılan meseleydi. Facebook, diğer platformlarda toplanan bilgilerin başka platformlarda kullanılmadığını açıklamıştı. ABD yasaları buna izin vermiyordu. Ben, WhatsApp satın alındığından beri bilgilerin Facebook tarafından kullanıldığını düşünüyorum. Facebook, WhatsApp’ı 20 milyar doları almıştı. Bu 20 milyar doları aslında WhatsApp’ın topladığı verilere verildi.
“Değişen bir şey olmayacak”
Son düzenlemenin infial yaratmasının nedeni, sözleşmeyi kabul etmeyenlerin hesaplarının silinecek olması. Bir de AB ülkelerinde geçerli değil. Bu da bir şüphe yarattı. Verilerimizin Facebook tarafından kullanılması olan bir şeydi. Aslında değişen bir şey olmayacak.
Telegram mı Signal mi?
Kullanıcıları ilgilendiren şey üçüncü taraf yazışmalarımıza ulaşacak mı? Konunun bununla ilgisi yok. İki uçlu şifreleme mevcut. WhatsApp metinlere, fotoğraflara teknik olarak ulaşamıyor. Aksine, Telegram’a dijital göç var. Burada iki uçlu şifreleme sadece gizli olarak işaretlenmiş görüşmelerde mevcut. Telegram’ın sunucularında yazışmalara ulaşılabiliyor.
Telegram açık kaynaklı yazılım olduğunu savunuyor ama uçtan uça şifreleme modülü açık kaynaklı değil. Mutlaka bir tercih yapılacaksa, Signal’i öneriyoruz. Kar amaçlı olmayan bir vakıf tarafından yönetiliyor ve açık kaynaklı bir yazılım.
Hangi verilerimiz toplanıyor?
WhatsApp’ı uygulamayı kaçta açtınız, günde kaç saat kullandınız gibi veriler. Mesaj içeriği hariç verilere meta verileri diyoruz. Bunları topluyorlar. Sosyal medya platformuna sahip şirketlerin kodları şirket sırrı. Sadece biz değil hükümetler de onların ne yaptığını bilmiyor. Facebook’ta çalışan kişilere ayrıntılı gizlilik sözleşmesi imzalatılır. Orada neler döndüğünü anlatamıyorlar. Cep telefonlarına onlarca uygulama yüklüyoruz. Onların hepsi veri topluyor. Biz bu verileri ne yaptıklarını bilmiyoruz.
WhatsApp kullanıcı verilerini Facebook ve şirketleriyle paylaşacağını duyurdu. Bu düzenlemeyi içeren sözleşmeyi kabul etmeyenlerin hesaplarını 8 Şubat’ta sileceğini duyurdu. Bu durum infial yarattı. Binlerce kullanıcı alternatif uygulamalara geçti. WhatsApp’ta neler oluyor, hangi verileri paylaşacak? Mesela fotoğraflarımız, ses kayıtlarımız? Uygulamayı silmemiz gerekiyor mu? WhatsApp’ın alternatifi uygulamalar güvenli mi?
Konuyla ilgili merak edilenleri Özgür Kurtuluş, Ahmet Orhan’a anlattı. Söyleşiden satırbaşları şöyle:
“Facebook 20 milyar doları verilere verdi”
“WhatsApp, işletmelere yönelik olduğunu, işletmelerin verilerinin Facebook sunucularında saklanmasıyla ilgili düzenleme olduğunu açıkladı. Facebook’un Instagram, WhatsApp ve Facebook ana platformları var. Burada mesela WhatsApp’ta toplanan bilgilerin Facebook’ta reklamların iyileştirilmesi için kullanılmasıyla ilgili bir düzenleme bu aslında. Bu, 2016’da da çok tartışılan meseleydi. Facebook, diğer platformlarda toplanan bilgilerin başka platformlarda kullanılmadığını açıklamıştı. ABD yasaları buna izin vermiyordu. Ben, WhatsApp satın alındığından beri bilgilerin Facebook tarafından kullanıldığını düşünüyorum. Facebook, WhatsApp’ı 20 milyar doları almıştı. Bu 20 milyar doları aslında WhatsApp’ın topladığı verilere verildi.
“Değişen bir şey olmayacak”
Son düzenlemenin infial yaratmasının nedeni, sözleşmeyi kabul etmeyenlerin hesaplarının silinecek olması. Bir de AB ülkelerinde geçerli değil. Bu da bir şüphe yarattı. Verilerimizin Facebook tarafından kullanılması olan bir şeydi. Aslında değişen bir şey olmayacak.
Telegram mı Signal mi?
Kullanıcıları ilgilendiren şey üçüncü taraf yazışmalarımıza ulaşacak mı? Konunun bununla ilgisi yok. İki uçlu şifreleme mevcut. WhatsApp metinlere, fotoğraflara teknik olarak ulaşamıyor. Aksine, Telegram’a dijital göç var. Burada iki uçlu şifreleme sadece gizli olarak işaretlenmiş görüşmelerde mevcut. Telegram’ın sunucularında yazışmalara ulaşılabiliyor.
Telegram açık kaynaklı yazılım olduğunu savunuyor ama uçtan uça şifreleme modülü açık kaynaklı değil. Mutlaka bir tercih yapılacaksa, Signal’i öneriyoruz. Kar amaçlı olmayan bir vakıf tarafından yönetiliyor ve açık kaynaklı bir yazılım.
Hangi verilerimiz toplanıyor?
WhatsApp’ı uygulamayı kaçta açtınız, günde kaç saat kullandınız gibi veriler. Mesaj içeriği hariç verilere meta verileri diyoruz. Bunları topluyorlar. Sosyal medya platformuna sahip şirketlerin kodları şirket sırrı. Sadece biz değil hükümetler de onların ne yaptığını bilmiyor. Facebook’ta çalışan kişilere ayrıntılı gizlilik sözleşmesi imzalatılır. Orada neler döndüğünü anlatamıyorlar.
“Akıllı telefon kullanmayacaksın”
Cep telefonlarına onlarca uygulama yüklüyoruz. Onların hepsi veri topluyor. Biz bu verileri ne yaptıklarını bilmiyoruz. Veri çok önemli bir değer. Her platform için böyle. Bu veriler kullanılarak senin önüne kampanyalar, ürünler çıkarılıyor. Verinizi kimseye vermek istemiyorsanız, akıllı telefon kullanmayacaksınız.
Bireysel tepkiler bu şirketleri çok fazla etkilemiyor. Daha örgütlü yapıların olmalı bu platformların hareket alanlarını sınırlamak için.
2008’den beri Türkiye’de yaşayan Amerikalı siyahi Rasheedah Mullings, ülkesindeki seçimleri şu sözlerle değerlendiriyor: “Ortadoğu’dakilerin hissettiği bir duygu. Kim olursa olsun biz kazanamıyoruz. Irkçılık sistematik bir problem.” Mullings, geldiği ilk yıllarda […]
Post comments (0)